Elektrikli araçlar, Avrupa’da artan belirsizlik ve ekonomik zorluklar nedeniyle talep kaybına uğruyor. İlk dokuz ayda yüzde 47 artış gösteren tamamen elektrikli araç satışlarına rağmen önde gelen üreticiler, yüksek faiz oranları ve durağan bir pazarın etkisiyle beklenen sevinci yaşayamıyor. Almanya ve İtalya’da yapılan araştırmalar, tüketicilerin güvenlik, menzil ve fiyat konularında ikna olmadığını gösteriyor. Bavyeralı otomobil bayisi Thomas Niedermayer, belirsizliğin ana sorun olduğunu vurgulayarak “Teknolojinin gelişeceği ve aracın hızla değer kaybedeceği beklentisi ile birçok kişi, şu an değer kaybetmeyecek bir aracı almak yerine birkaç yıl beklemeyi tercih ediyor” diyor.
Şarj altyapısı eksikliği, pil ömrü endişeleri ve yüksek fiyatlar, birçok sürücünün elektrikli araçlara tam olarak ikna olmamalarına neden oluyor. İngiltere’de, elektrikli araçlar hala fosil yakıtlı modellere göre ortalama yüzde 33 daha pahalı. Bu durum, 2025’e kadar piyasaya sürülecek uygun fiyatlı modellerin eksikliğiyle daha da belirgin hale geliyor.
Flavia Garcia ve Tom Carvell gibi tüketiciler, çevresel duyarlılıkla birleşen yüksek maliyetli bir yatırıma hazırlanmanın karmaşıklığını hissediyorlar. Uzmanlar, uygun fiyatlı elektrikli araç eksikliğinin, erken benimseyenler ve kurumsal filolar tarafından desteklenen satış büyümesini durdurabileceği konusunda uyarıda bulunuyor. ABD’li otomobil üreticileri de talep düşüşü ve artan maliyetler nedeniyle ucuz elektrikli araç modellerinin lansmanını erteleyerek zorlukları hissediyor.
Ucuz Modeller Gelmeli!
Satışların canlanması için daha uygun fiyatlı elektrikli araçların piyasaya sürülmesi gerektiğini belirten uzmanlar, Tesla ve Çinli markaların önemini vurguluyor. Ancak mevcut durumda tüketicilerin elektrikli araç satın alma niyetinin artmaması, sektördeki büyümenin zorlu bir döneme girdiğini gösteriyor.
