Kırk yıl davul çalan sanatçı arkadaşlardan birini,akşam vakti bir titreme tutar. (Buna halk arasında Etim tiğredi.Derler Yoksa öbür dünyaya yolculuk vaktimi geldi? Rızayı İlahi için de eme yarıyacak hiç bir amel işlemedim. Ne yapabilirim? Diye düşünmeye başlar.
Evimize akrabadan bir marangoz gelse kapı pencere yaptırırız. Tanıdık bir dr. gelse,muayene eder ilaç verir Her sanat ehlinin kendi çapında yapacağı bir iyilik vardır. Müzisyenin yapacağı makbül hediye-iyilikte çalgı çalmaktır. Bu erenler duvardaki boz davulu indirip “Şuda Allah için olsun” der. Davula bir defa vurur davulcuyu komşusu Cennette altlarında ırmaklar akan tahtlar üzerinde kuş etleri,kepablar elinde şarap kadehleri,sevdikleri yanında genç ve sağlıklı olarak zevk yaparken görüp: Ula gurban oluyum Erenler bu dereceyi nasıl aldın Banada söyle? deyince “Davula tek vuruşumdan dolayı kazandım. Çünkü o vuruşum samimi, içten ihlaslı
olarak , sırf O’nun rızası içindi hikmetinden sual olunmaz. Rızası hangi amelimizde gizlidir bilinmez. Küçük büyük demeden iyilik yapmak affedici olmak gerek. Susuzluktan dili çıkan bir köpeğe kuyuya inip ayakkabısıyla su içiren günahkar bir kulun affedildiği gibi.
Servet ERTEK